322- SEVDA NEDİR BİLİNMEZ

Sevda nedir bilmez idik, derin kuyularda.Göklerde süzülmez idik, bulutların ufkunda.Güneşe bakamaz idik, bulunuyorduk “a’ma”lıklarda.Nur sözülünce, yüzden gül kokusu belirdi sancaklarda. Sen sevdaymışsın meğer, derinliklerden sözülüp gelen.Zikir sana candır dedik, canana can olduk bilenen.Öze dönüş yap dedin, rabbani birer öz olduk alanen.Teslimiyet dedik, dilimiz kalbimiz lal oldu yeniden. Nur yüzlü gül kokulum, senle buldum hakkı huzurunda.İsmini … Devamını oku… 322- SEVDA NEDİR BİLİNMEZ

321- CEMALİNE TUTUNDUM

Gül kokun sardikca, ruhumdaki beni benden aldı.Nur ile dolup cemalinle olurum, neylerim sensiz bir adı.Biz Allah’a kul olduk deyince, yöneldiğimiz kendimizdi.En güzel armağan, onun kulluğuyla nazara yetişmekti. Ateş İbrahime bahçe oldu, ateşsiz İbrahim bilenmedi.Kuyu Yusuf’a saray oldu, kuyusuz Yusuf bilinmedi.Balık Yunus’a selamet oldu, yer ona gülüstan doldu.Amacım beni bana tanıtan yaratana hamd etmekti. Kalbine gül … Devamını oku… 321- CEMALİNE TUTUNDUM

320- KALBE GÜL OLALIM

Cayır cayır yanan kalpte Muhammedi gül olalım.Gül ile nev-i baharda yeniden yepyeni doğalım.İlahi teveddüd etrafında kelebek misali coşalım.Nur yüzlü olup hep beraber Hak’ka koşalım. İlahi ilmi taşıyanın yollarına güller döşensin.Fıtratla buluşup gönlü her bir zaman neşelensin.Gözleri ulvi muhabbetle bakıp rengine bezensin.Rabbul âlemine doğru her an yükselsin. Nur yüzlü olup karanlıktan imtina edelim.Gönlümüzde eşsiz doğan seda … Devamını oku… 320- KALBE GÜL OLALIM

319- MUHAMMEDİ NURUM SENİ TEMAŞA ETTİM

Muhammedi gülüm, uyuyan gönlümü uyandıran.Habersizce gönle dokunup gül kokusu yayan.Allah Allah deyup döndüren, taa kalbime dayanan.Beni bana gösterip mutluluk ile sema ettiren. Mekke ve Medine yol olmuş, döndüm misli mevlama.Ellerin açılır semaya, nur yağar her an dünyama.Dünyam oluverir bir anda cennet, kavuşur hülyama.Nur dolu bir kapı açılır birden, bu muazzam deryama. Açılan kapıdan dalar içeri, … Devamını oku… 319- MUHAMMEDİ NURUM SENİ TEMAŞA ETTİM

318- KİSVE HAKKIN KİSVESİ

Gönülden kıyam et, artık nefsini vermez misin?Sen ki âlemin vücut bulmuş hali, görmez misin?Âlemlerin özeti olan sen, kün emrinin neresindesin?İçinde üflenen ruh konuşmaya başlar, bakmaz mısın? Der ki gönül, bu kisve hakkın kisvesi.Yok olmuştur indinde, gayrının hissesi.Çünkü gayr kaybolmuş, kalmamış tek nefesi.İsrafil üflemiş, artık sura akmıştır nefesi. Hiç susar mı artık, cebrail fısıldar ona.Azraile ruhunu … Devamını oku… 318- KİSVE HAKKIN KİSVESİ

KUANTUMU ANLADIN DA NE OLDU?

Kuantum gözüyle varlığa bir bakış; varlık aleminde varlığın vücut kokusu almaması ve bunu bilmemiz, bizi mesuliyetten kurtarmaz. Ayrıca bu hali bilmemiz, uyanış falan da değildir. Hatta hatta varlığın özü itibariyle; malumat sahibi olmamız, aslında bize bir şey de katmaz. Görünen varlığın özünü anlamak için, Planck sabitine bir göz atalım…. Planck sabiti, zamansal ve mekânsal olarak … Devamını oku… KUANTUMU ANLADIN DA NE OLDU?

317- SEKRE UĞRARSA GÖNLÜM

Lale olur vahdet bahçesinde apaçık o an.Her an yeni bir konu ile şafakta açılır zaman.Her zaman göremezsin, kapanır bazen iz’an.Öylece şen olur, içinde zevklendiğin dünyan. Aydınlık olur önümde, resmeder resmi kalbimde.Yıllar geçse de aynı, yanar ruhu her bir zerrede.Dili kalbine ayna, nura bakar gönlü her yerde.Işıldar gözleri sevgiyle, dolar yaş dökülür dizde. Naz ederek, sevgiyle … Devamını oku… 317- SEKRE UĞRARSA GÖNLÜM

316- GÖNÜL DOKUMA

Mana ikliminden muhabbet dokur.Umudunu sadece Allah’a okur.Huu der gönüllere dokunur.Kevser şarabı ile gönülleri yoğurur. Misk-i amber kokusunu duyurur.Muhammed-i sevdayla kalplere sunulur.En derinden hisseder, sevdalı bir kuldur.Daim olsun, onun yolu muhabbet yoludur. Nazmeder, yazar, Hak ve Hakikati.Allah’ı tanıtmaktır ana gayesi.Zerre miskal ummaz bir karşılık payesi.Payeden arınmıştır tüm çehresi. Işık olmaktır, aydınlanmak isteyenlere.Muhammed-i Nur’u öğretmektir gönüllere.Öylece sevgiyi … Devamını oku… 316- GÖNÜL DOKUMA

315- BİR KERVAN DAHA KALKTI

Bir kervan kalktı taa ezelden sözüle sözüle.Ebedinden seyrettin, içine içine, yüzüle yüzüle.Her sözü ciddiydi, ama sunamadı keskin dille.Çünkü utanırdı kendinden, bakınırdı hep gülle. Yepyeni bir kervanı kaldırdı taa ezelinden.Yolculuk yedi yıl oldu, nazar etti ebedinden.Hacmini inceledi, inince inceden inceden.Kütlesi zayıflamış, şanı kaymış, belli etmeden. Elbette yaşamında edinmişti bir marifet.Ama marifet yetmezdi, ederdi hem şefkat.Her şefkatta … Devamını oku… 315- BİR KERVAN DAHA KALKTI

314- SADECE SEVENDE YOK OLUR ŞİRK

Yok oldu ikilik üçlük dörtlük veya daha fazlası.Yahudiler ikilikte kaldı, hem üçte kaldı nusarası.Muhammediler teklikte buluştu, yolları yolun hassı.Şirki yakıp yıktı öylece bir tek oldu manzarası. Bir duvar gibi olun dedi peygamber hitabında.Duvar olmamızı önlediler bu dünya serabında.Aramıza fitne koydular, düşmanlık oluştu aramızda.Aramıza hendekler kazıldı, sevgi kayboldu sinemizde. Birbirimizi görmez olduk, derdimizle kavrulduk.Uzaklaştık sevgiden, birbirimize … Devamını oku… 314- SADECE SEVENDE YOK OLUR ŞİRK