NEDEN SINAVA TABİ TUTULUYORUZ

Allah her kişiyi ayrı bir tarzda sınar. Bu sınama sadece iman ehlini kapsamaz. İman etmeyen kişiler dahi günlük planda birçok sınamaya tabi edilir. Sınamanın birinci nedeni, iddiadır. Kişi iddia ettiği yerden sınanır. Bu da en çok, afakında gördüğü insanların hal ve vaziyetlerini kınadığı ve yargıda bulunduğu için sınanır. Bu durum iman edenler için geçerli olduğu … Devamını oku… NEDEN SINAVA TABİ TUTULUYORUZ

GÖNLÜN HAKİKATİNE DOĞRU UÇALIM

Gönlünü dinle o seni yanıltmaz. Ama kalbini değil, o seni yanıltır. Çünkü şeytan kalbe oturup seni Ebuleheb gibi alevlendire bilirken, ama asla gönlüne nüfus edemez. Çünkü orası emin beldendir. Acaba kalb ve gönül arasındaki tanım farkı nedir? İnşallah bu konuyu biraz irdeleyelim… Yürekte olduğu varsayılan nitelik, sevgi, istek, anış, düşünüş gibi duygu kaynağı kişinin iç … Devamını oku… GÖNLÜN HAKİKATİNE DOĞRU UÇALIM

HEDİYELEŞME, BAĞIŞ VE SADAKA

Hediyeleşmek muhabbeti arttırır. Hediyeleşmek ile sadakayı karıştırmayalım. Allah Resulü hediyeyi alır, ama sadakayı almazdı. Aldığı hediyenin de en az misli bir hediye, hediyeyi takdim edene sunarlardı. Hediye gönülden geldiği için alırdı. Aynısıyla da iltifat ederdi. Sadaka ise, sonrasında kalpte mihnet oluşturacağı için ayrıca kişi öylece bencilliğinden sıyrıldığından, o verilen malda bencillik kokusu var olduğu için, … Devamını oku… HEDİYELEŞME, BAĞIŞ VE SADAKA

BENLİK YOK EDİLEBİLİR Mİ?

Benlik kişilik ruhudur ve hiçbir zaman yok olmaz. Kişi hangi BİLİNÇTE seviyesinde olursan olsun, ondaki bilinç gene de kendisine aittir. Bu sadece kendi benliği değil, diğer kişilerin benlikleri de aynı şekildedir. Yani kişi her zaman bir hüviyet sahibidir ve yaptığını kendi adına yapar. Ve oracıkta seyreden her zaman kişi olacaktır. Yani kişilik benliği yaratıldığı ilk … Devamını oku… BENLİK YOK EDİLEBİLİR Mİ?

KURTULUŞUMUZ NEYE BAĞLI?

Allah’ın emir ve yasaklarına riayetle kişi cehennemden azat olur. Gayrı tüm BİLİNÇTEki değişimler, hissi olup, eğer ki emir ve yasaklara riayet yoksa, ölüm ötesinde bir kurtarıcılığı yoktur. Vardır diyenler, kendilerini aldatıyorlar. Mana ilmiyle az çok deruni his elde eden kişi, bu konuları anlatanı duyduğu an, nerden ve kimden konuşuyor, hemen anlar. Yerinde olmayan sözler adeta … Devamını oku… KURTULUŞUMUZ NEYE BAĞLI?

BEDENEN BULUŞMAK GEREKLİ Mİ? RUHEN HİSSEDİLEN BERABERLİK YETMEZ Mİ?

İki dostun buluşmasında mekân önemsiz değil mi? Yani ruhen var olan beraberlikler kişi için yeterli değil mi? Neden illa mekân değiştirmek ve bizzat gitmek bedenen yanına gerek? Bu dünyadan bedenen ölmüş kişiler için de geçerli mi? Yani iletişim için illaki kabrine mi gitmek gerekir? Öncellikle bilelim ki et kemik beden bizde olduğu müddetçe, bizim şuuru … Devamını oku… BEDENEN BULUŞMAK GEREKLİ Mİ? RUHEN HİSSEDİLEN BERABERLİK YETMEZ Mİ?

YARATIM HİKÂYESİ

Başlangıç noktamızı keşfetmeliyiz. Nerden başladık hayata? Ana mayamız ne Hu ve Allah demiştik geçen zaman diliminde… Zaten bu nokta itibarıyla HU da dersek Allah da dersek, zaten amacımız aynıdır. Ve bizden tümüyle münezzehtir. Bu iki kavramı iyice özümsemiş olmak ilk basamaktır. Çünkü İmanın ilk şartı İMAN (B)ALLAH’A dir. Allaha iman ettiğimizde bu iman oturaklı olmalıdır. … Devamını oku… YARATIM HİKÂYESİ

TANRININ ULULUĞU

Tanrı uludur derdi bir zamanlar müezzinler. Aslı şöyle olmalıydı; tanrılar uludur… Acaba ne demek istedim? Ya, Allah; Ekber olur veya tanrılar ulu olur, ama kul istediğine her iki halde de ulaşır. Evet, işte tanrılar edinen de konsantre olup kendi yönelir, tanrılarının verdiğini sanır. Allah’a iman edenler de kendi konsantre olur ve istediğine ulaşır. Bazısı da … Devamını oku… TANRININ ULULUĞU

CEM MAKAMI

Cem makamında kul, artık tüm vehimlere dayalı olan zuhur eden manasını terk etmiştir. Mukaddes mana olan ilahi manalar ile kendisini bulmuştur. Artık nefsi tüm isteklerini askıya almıştır. Ruhu artık, nefsini kendine yükselmek için araç etmiştir. Geliş noktasına geri dönmüştür. Orada sabit kalmamıştır. Çünkü nefis bineği ile birliktedir. Seyrini yüceltmiştir. Kalbini mutlak nura ayna yapmıştır. Artık … Devamını oku… CEM MAKAMI

HEP İYİLİĞE VESİLE OL

Mutlak nefsi ve öz nefsini tanıyıp rabbe doğru nazar edenden insanlığı tembelliğe itecek şekilde veya rencide edecek tarzda hiç bir fiil asla zuhur etmez. Yerinde ve istikrarlı bir eda ile halka el uzatır. İhtiyacı olana rastgele üç beş kuruş sadaka verip öylece yanından kovmak ve haline terk etmek, insani bir ahlak değildir. Bu davranış da … Devamını oku… HEP İYİLİĞE VESİLE OL