NEFSİ EMMAREYE BOYUN EĞME

Gözünü et kemik badende açan nefsi emmare, et kemik bedenin getirisi olan meziyetlere ulaşmak için, her zaman nefisi emmare övülmek ister.

Kişinin ruhu ise cemalullaha bakıp nefsin emmarelerinden kurtulmak ister. Nefsin emmarelerinden kurtulmadığı için de huzursuzluk yaşar. Üzerine sıkıntı basar.

Nefsin emmarelerinden kurtulmayı başaran ruh ise, muhabbetle gülüp ağlamak ister. Cemalullah seyrine dalıp hakikatine ayna olmak suretiyle zevklenmek ister.

Onun için ey nefsim; beş dakika övülmeye karşın ruhunu heba etme. Hedefe odaklanmak yerine kendini hedefe sal. Öylece rahmanın dergâhına kısa yoldan yaklaşırsın. Al sana formül. Bu formül keskin ve nettir.

Çünkü odaklanmakta bencillik oluşurken, salmakta benliğin uyanır. Örneğin denizde yüzerken bir hedefe odaklanıp yüzersen yorulursun. Yüzme yolunda da hiç zevk almazsın. Ama suda salınarak yüzersen odaklandığından çok daha öte zevkleri seyir edersin. Zira burada bencillik gitmiş, benlik seyirde olmuştur.

Aslında insan evrenin çiçeğidir. Kendisini hakkın deryasına saldığı kadar çiçeğinin kokusunu ve rengini güzelleştirir. Kendisini nefsi emmarenin emirlerine saldığı kadar da solup renk ve kokusunu çirkinleştirir.

Onun için kendini kaldır aradan, ortaya çıksın yaradan denmiştir. Yani nefsi emmarenin isteklerini ortadan kaldırırsan, yaratanının istekleri senden tecelli edecektir.

Buna binaen de Hz. Muhammed Mustafa sallahu aleyhi ve sellem efendimiz buyurdular ki beni gören hakkı görmüştür. İşte bu sözden kasıt, ben hakkın insanlığa sunulmuş ve insanın hak ettiği fıtratın yeryüzündeki tecellisiyim demektedir.

Dolayısıyla demiş ki;  insandan tecellisi istenilen halın ta kendisiyim. Zaten onun için de O’na yürüyen Kur’an dendi.

Bu hakikatlere binaen unutma ki; Allah evlat edinmedi. Cüz hiç edinmedi. Hangi anlamı yüklenirse yüklesin baba vs isimlerle onu çağıranlar kâfir olmuşlardır.

Kurtuluşa ermek için, Hz. Muhammed Mustafa sallahu aleyhi ve sellem efendimizin sünnetine uygun bir yaşamla yaşam edinmek şarttır. Kişi öylece salihlerden olmak için, bizim gerekli ilme ve çalışmaya bürünür. Hayali isteklerden vazgeçerek hakka doğru yoluculuğunu sürdürür.

Kurtuluşa götürecek gayrı bir yol yoktur.

Yorum yapın